Haberler

Türkiye İş Bankası Genel Müdürü’nden Girişimcilik Dersi

05 Aralık 2019
Haberler

Üniversitemizin Türkiye’de ilk kez başlattığı Girişimcilik Dersi’ne 4 Aralık 2019 Çarşamba günü Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali konuk oldu. Bali gençlere eğitim ve iş hayatından anılar anlatarak tavsiyelerde bulundu. Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) okuduğu dönemde beş sömestr şeref listesine girdiğini anlatan Bali bunun nedenini “Atılmaktan korktuğum için şeref listesine girdim. Dozunda kaygı başarıyı getirir” sözleriyle açıkladı.

Bali kendisini başarıya giden yolda, mahcubiyet kaygısı ve sıradanlığa razı olmamasının motive ettiğini ifade etti.

Kafanızı mazerete değil, maharete yorun
Bali şimdiki gençlerin zekalarını gereğinden fazla önemsediğini ama antrenman yapmadıklarını, hayatın zekilerden çok disiplinlileri, sebat edenleri, süreklilik gösterenleri ödüllendirdiğini söyledi.

Bali gençler konusunda bir tespitte daha bulundu. “Bu jenerasyon fark yaratmadan, fark görmek istiyor.” Bali mazeret yaratanları da “Türk toplumu kadar mazeret yaratan toplum yoktur. Kafanızı mazerete değil, maharete yorun” sözleriyle eleştirdi.

Sosyal medya canciğer olacak insanları, seçilmiş konular üzerinden kışkırtıyor
Sosyal medyanın normalde canciğer olacak insanları, seçilmiş konular üzerinden kışkırttığını ve düşman haline getirdiğini söyledi. “Aşırı politize, sloganvari bir dünyanın esiri olmayın. Kendi kişisel gelişiminizi tamamlamadan dünyayı kurtarmaya çalışmayın. Sonra siz de kurtarılacaklar arasına girersiniz” dedi.

Ulvi tarafı olan, manevi haz veren bir görevdeyim
Bali Türkiye İş Bankası’nda çalışmaktan duyduğu gururu şu sözlerle aktardı: “Krediler, mevduat, şube sayısı… Hangi kıstası koyarsan koy Türkiye’nin en büyük özel bankası. Türkiye’de profesyonel anlamda yöneticilik yapacaksanız Türkiye İş Bankası kadar onurlu bir yer yok. Ulvi tarafı olan, manevi haz veren bir görevdeyim.”

Bali konuşmasının sonunda başarının formülünü niyet+kararlılık+çalışkanlık+disiplin olarak açıkladı. Bali huzur ve mutluluğun formülünü de verdi: “Uyum+sabır+hoşgörü+tevazu”.